20 Ocak 2015 Salı

Melih Anık, tiyatro kanserine neden olanlara karşı kalemini iyice sivriltti...

Oyun'un notu: Tiyatro yazarı Melih Anık, yazılarından yalnızca 150 sözcüklük bir alıntı yapılabilmesine izin verdiği için, 150'nci sözcükten fazlasını okumak isteyen okurlarımız, en aşağıdaki linki tıklayabilirler!

***

Tiyatroda Büyük Ufuklara, Hayâllere İhtiyaç Var

Melih Anık
20 Ocak 2015

Bu arada oyuncu yetiştirme kursları, atölyeleri çoğalmaya başlandı. Kendisi eğitime muhtaç yeni tiyatrocular, başkalarını eğitmeye başladılar. Herkes "öğretmen" oldu birden. Ama bunlar, konservatuvarları ikame etme yolunu açtı. "Zâten tiyatro 'usta - çırak' ilişkisi ile sahnede öğrenilir." anlayışı bir savunma hâline geldi. 4 ayda oyuncu olundu. Figüranlıktan geldiğini dilinden düşürmeyen GSY'nin tiyatrosu da "Ustalar çıraklarını arıyor" söylemi ile atölye açtı. Ama GSY'nin "törpüleme, otokontrolü öğretme" mesajları ile eğitimden ne anladığına pek dikkat edilmedi. Aynı kurum içinde genç bir yazarın oyunu olan "Türkiye Kayası"na  dramaturgların nasıl "dokunduğu" görmezden gelindi, çabuk unutuldu.

Şimdi gençler kendilerine söz söyletmemeye çalışıyor. Onların bu dayanışmasını anlıyorum ama hak vermiyorum. Herkes kendini kurtarmaya çalışıyor. Kurtarılan birkaç deniz yıldızı beni tatmin etmiyor. Tiyatro ufkunun büyütülmesi gerekir. Bugün derme çatma salonlarda ve kadrolarla  yapılan ayda iki - üç gösteri ile bir yere varılamaz. Büyük ufuklara, hayâllere ihtiyaç var. Denemek için bile insanın neyi denediğinin farkında ve bilincinde olması gerekir. Ucuz alkış ve beğeni tiyatroyu 

(Kaynak: Günlük)