25 Şubat 2015 Çarşamba

Bulunmaz'a HAKARET ettiği yazıları adliyece kaldırılan Büktel, üfürüyor!

1 perde Macbeth seyrettim Devlet Tiyatrosundan. Utandım.. Tiyatro görmekten gelir diye bilirdim. Gördümki yönetmen insanların karşı karşıya konuşmasını tiyatro sanmış. 2. Perdeyi seyretmediğim için laf edemem ama bildiğim herkesin haddini bileceği netekim.. iyi çeviriye iyi oyuncuların yorumu. Sonuç.. TIyatro yok netekim..
Like · 
  • 34 people like this.
  • Coşkun Büktel İnsanların karşı karşıya konuşması da, karşı karşıya susması da tiyatro olabilir. Olmamışsa, olmayan şey başkadır.
    9 hrs · Like · 2
  • Küçük Kara Balık Devlet'in tiyatrosu neticede...
    7 hrs · Like
  • Basak Ekinci shakespeare sever biri değilim. çok şiirsel, esere fazla bağımlı kalınan, klasik oyunları genellikle sıkıcı buluyorum sanırım zaten bnm tarzım değil. ayrıca 300 kişilik bir salonu bile cuma namazı vaktindeki herhangi bir mescide çevirip ayak basılan yerleri bile tıka basa doldurup 300 kişilik o salonu neredeyse iki katı seyirci ile sahneleyen ve daha çok insana izleme şansı vereyim derken gürültüden aslında herkese ancak izlese de hiçbir şey duyamama şansı tanıyan devlet tiyatrolarında shakespeare seyretmekten özellikle kaçınıyorum fakat yine de yorumunuzu çok acımasız buldum.
    6 hrs · Like
  • Özgur Başkaya Tiyatro düşüncelerimiz aynı olmak zorunda değil elbette. Shakespeare'in en sevdiğim oyunu olması da beni üzmüş olabilir. Ama tekrar diyeceğim şu ki görsel bir süreç olmadan karşılıklı gevezelikleri sevmiyorum ve acımasız falan da değilimdir..
    5 hrs · Like
  • Coşkun Büktel Tiyatro düşüncelerimiz elbette aynı olmak zorunda değil. Berberlerin de tiyatroya ilişkin düşünceleri var ama klişe ve kulaktan dolma... Bizim düşüncelerimiz yanlızca farklı değil, yetkin de olmak, klişelere uzak durmak zorunda...
    4 hrs · Like
  • Coşkun Büktel En azından klişelere bel bağlamamak zorunda...
    4 hrs · Like
  • Özgur Başkaya Herkes denileceği dedi..
    4 hrs · Like
  • Coşkun Büktel Bence de öyle ama birinin bunu ilan etmesine gerek yoktu.
    4 hrs · Like · 1
  • Özgur Başkaya Ben biri olarak herhangi bir şeyi ilan falan etmiyorum. Artık gevezeliğe gerek yok diyorum..
    4 hrs · Like
  • Coşkun Büktel Uzatma, Özgür!
    4 hrs · Like
  • Özgur Başkaya Siz de!
    4 hrs · Like
  • Boran Doğan DT'ye uzanan eller kırılır! Bir yaz gecesi mutlaka gelebiliriz! Ne mutlu DT'liyim diyene! 
    4 hrs · Like · 1
  • Mehmet Harun Oyunu izlemedim lakin Özgür'ün bakışaçısına güvenirim. Kaldı ki şu yoruma katılmamak elde değil! Karşılıklı replik atmak maalesef tiyatro diye anılmaktadır bu ülkede... Yapacak bir şey yok netekim  Hoş bu gülücükte olmadı ya buraya, ağlanacak halimize gülüyoruz işte ...
    4 hrs · Like
  • Coşkun Büktel Tam tersine, Türk tiyatrosunda herkes " Karşılıklı replik atmak maalesef tiyatro diye anılmaktadır bu ülkede" gibi klişelerle konuşarak kendini tiyatro teorisyeni sanmakta... Ve hepsinin de teorisi aynı.
    3 hrs · Edited · Like
  • Basak Ekinci Elbette ki düşüncelerimiz aynı olmak zorunda değil. Zaten yorumumun hiçbir tarafında böyle bir itelemede de bulunmuyorum. Sadece aynı oyun üzerine kendi yorumumu paylaştım. Hepsi bu. Biraz sakin olun herkes sizinle aynı fikirde olmak zorunda değil diye bilakis aynı cümleyi ben size yinelemek istedim. Yüz yüze olmadan karşılıklı gevezelikleri sevmiyorsanız facebook yüz yüze bir platform olmadan güncelleme yapmayın o zaman mesela. Hepsini geçtim sırf siz yüz yüze olmayan diyalogları sevmiyorsunuz diye ben muhalif olunca 'gevezelik' yapan insan olmuyorum siz edepsizce bana geveze demiş oluyorsunuz. Kaldı ki DT' nin bir oyunu adına utanmanızda da bir müdavim olarak lüzum görmüyorum. Ne kuruma aitsiniz ne de oyun ekibine. Bir tavsiye olarak utancınızı bu kadar genellememenizi öneririm hiç haddim olmayarak. Fakat ben sizin adınıza bana 'geveze' diyecek kadar ileri gitmenizden sebep utandım. Selametle!
    3 hrs · Like
  • Boran Doğan Yahu ortada bir klişe varsa, bu klişeye sık sık düşen mi suçlu? Dile getiren mi?
    3 hrs · Like · 1
  • Coşkun Büktel Dile getirmeden düşülmeyen bir klişeden söz ediyorum ben... Sizin teori sandığınız, tiyatrodan anladığınız şey, klişe...
    3 hrs · Edited · Like
  • Özgur Başkaya Oyundan bahsetmiştim Başak hanım sizden değil. Kimseye bu ortamda geveze demek haddime değil. Ancak alıngan demek mümkün herhalde..
    3 hrs · Like
  • Boran Doğan  Yuvarlak, devrik ve oldukça politik bir cümleler dizini kurmanız, sorduğum soruya cevap olmamakla birlikte, oldukça suçlayıcı...
    3 hrs · Like
  • Mehmet Harun Biçimler, ekoller, tarzlar adına ne diyeceksek diyelim gerçekte olan tek şey Türkiye Tiyatrosunun geldiği durumdur. Belki Özgür kendini teorisyen olmakta ÖZGÜR hissetmiş olabilir. Hak vermekle birlikte gerçekleri de görmezlikten gelemeyiz değil mi? Lütfen İstanbul, Ankara, İzmir, Adana, Antalya vb. gibi büyük illerimizin dışında tiyatro nerede ve nerelerde? En küçük yerleşim birimlerinde tiyatro denildiğinde (ya da sanat adına yapılacak faaliyetler) insanların; aman iki kişi çıkacak ve çok sıkılacağız, ya da stand-up gösterini tiyatro zannetmeleri bu yanılgıların başlangıcı değil midir? Ayrıca bir zamanlar Dost Kitabevine girdiğimde üç sıra kitaplık TİYATRO ile ilgili kitaplar olurdu... Bir göz gezdirmenizi isterim... O üç sıra kitaplık bir sıraya düşmüş memlekette Tiyatro yazarı yok!!! (tabi ki bu öz eleştiridir. DT ile ilgisi yoktur) Ayrıca iyi ki Özgür tiyatro teorisyeni olarak var derim... Birbirimizi yok etmeden yaşatmak ve üretmek adına teorisyen ve eylemci olsak...
    3 hrs · Edited · Like
  • Tuncer Yığcı Devlet Tiyatroları ülkemizdeki tiyatro etkinliğinin çok büyük bir bölümünü yürütmektedir. Bu muazzam hareketin 65 yıllık sonuçları ortadadır. Oyun yazarlığı, rejisörlük, oyunculuk alanlarının düzeylerini belirlemiş, yükseltmiştir Devlet Tiyatroları. Bu muazzam tiyatro eylemini bir oyunun bir perdesi üzerinden karalamak aşırılığına düşmesek diyorum.
    3 hrs · Like
  • Özgur Başkaya Sanırım yazdığım ileti net okunmamış. Devlet Tiyatrosunun geneline bir eleştiri yok. Karalama hiç yok. Ayrıca oyunculara gösterilmiş bir nezaket de var. DT nin son süreçte yaşadığı sıkıntılara binaen arkadaşlarımın gösterdiği hassasiyeti anlıyorum. Kardeşi ve sevgilisi DT sanatçısı olan biri olarak hem de. Oyunun bana göre görsel ve estetik olmadığını ve metnin edebiyatta kalmaması gerektiğini söyledim. Tipik bir yönetmen sorunu.. Hepsi bu. Kendi adıma tartışmayı kapatıyorum netekim..
    3 hrs · Like · 2
  • Cenker Ekemen Tiyatrodan pek anlamam. İyisi hangisi kötüsü hangisi pek bilmem. Bildiğim bir şey var eğer kadrosunda performansından hoşnut olduğum bir arkadaşım yoksa pek izlemiyorum. Belki önyargılıyım. Ama Özgür Başkaya'nın yorumundan nasıl DT savunmasına gelindi anlamadım açıkçası.
    3 hrs · Like · 5
  • Coşkun Büktel Sayın Boran Doğan, suçladığım doğru. Ama bu konuda insanlara müdahale edecek kadar hassas olmamın nedenleri var. Kendinizce bir tiyatro görüşünüz var. Özetle, Tiyatro görselliktir, karşılıklı uzun uzun konuşmaları ya da replik atmaları tiyatro sanıyorlar bu ülkede diye şikayet ederek belirtiyorsunuz bu düşüncenizi... Oysa bu düşünce ne derin bir düşünce, ne de yeni ve parlak bir düşünce... Tam tersine, bu ülkenin tiyatrosunda herkes sizin gibi düşünüyor. Bu sıradan klişelerle nerede biri çıkıp ahkam kesse, bu klişeler daima destekleniyor. Aslında benim "asparagas tiyatro" diye nitelediğim yönetmen tiyatrosunu savunan bu klişelere benden başka kimse karşı çıkmıyor. Ben bu klişeleri savunan yönetmenleri paçavraya çevirmiş iki kocaman eleştiri kitabı ve bir oyun ("Türk Tiyatrosundan İnsan Manzaraları", "Yönetmen Tiyatrosuna Karşı Bir Shakespeare ve Nâzım Hikmet Savunması", "Shakespearesiz Herifler") yazmış biriyim ve kitaplarımla yüzleşmeye/hesaplaşmaya yanaşmayan, yanaşsa da sadece küfürle yanaşıp cevabını alınca kaçmış olan, yönetmenlerle ve onların tezlerini buna rağmen fazla tartışamadan sürdürmeye çalışan insanlarla mücadele etmek, "asparagas tiyatronun" kalıntılarına karşı meydanın boş olmadığını hatırlatmak zorundayım. Amacım size hakaret etmek değil elbette ama teorisyen gibi konuştuğunuz ve iddialar (bana göre klişeler) ortaya attığınız konuda, yeterli araştırma yapmamakla ve iddialı olduğunuz konuda okumak zorunda olduğunuz biricik üç kitabı okumamış olmakla, evet, suçluyorum sizi... Bu konuda iddialı olup o klişeleri savunan herkesi suçladığım gibi...
    3 hrs · Like · 1
  • Nurten Baltaci "BİRİCİK ÜÇ KİTAP" GÜZELMİŞ  YEGANE YERİNE Mİ ACABA ...
    3 hrs · Like · 1
  • Boran Doğan Emek harcayıp, yarısını CV'niz olarak kullandığınız, diğer yarısını da karşınızdaki kişiyi hiçbir halttan anlamayan biri olarak empoze etmeye çalıştığınız paragrafınızda, yine soruma cevap bulamamanın üzüntüsü içinde değilim. Soru şu, Klişeye düşen mi suçlu, bu klişeyi dillendiren mi?
    3 hrs · Like · 1
  • Cenker Ekemen Demek ki sadece kitap yazmış olmak ciddiye alınmak için yeterli değilmiş. Anladığım konulara gelmeye başladık sanırım. Baştaki tavrınızı yanlış okuyarak belki örneğin sokak tiyatrosunu, geleneksel halk tiyatrosunu kastetmiş ve bu sebeple farklı üsluplar olabileceğini bu kadar keskin olunmaması gerektiğini söylediğinizi düşünmüştüm. Ama aslında yukarıdan bakan aristokrat bir tavırmış eleştiriniz. Yönetmen tiyatrosu ya da yazar tiyatrosu gibi kısır ve moderniteyle birlikte aslında sadece muhafazakarların dile getirdiği birşeyi savunurmuşsunuz. Ve berberden tiyatro kuramcısı olamazmış bir de. 

    İddialı olmak iyidir. Aynen devam
    2 hrs · Like · 1
  • Coşkun Büktel Ben hakaretlere alışığım. Vandalizm eleştiremez, ya pişkinliğe vurur, ya hakaret eder. Ben söylediklerimi üç koca kitabıma dayandırdığım için, benim konuştuklarımın bir ağırlığı ve bağlamı var. Sizin söyledikleriniz ise gaz kadar hafif. Ne bir şey biliyorsunuz ne de öğrenmeye (iyi) niyetiniz var. Bu durumda uzatmamak en ıyısı... Çünkü siz ancak işi pişkinliğe vurararak cevap verebilirsiniz. Buu da cevap değil, ancak gaz kaçırmak olur. Hoşçakalın çocuklar!
    2 hrs · Like
  • Cenker Ekemen İsabet olur.
    2 hrs · Like
  • Terbas Terbasher Tiyatro hakkında söz sahibi olamayacak biri olarak sadece şahsi kanaatimi dile getiriyor ve eser miktarda tiyatro üretilen bir ülkede tiyatroya gönül verenlerin çatışması ancak üzücü olabilir diyorum. Sanata karşı küçümseyici bir yaklaşımı olan bir iktidarın yönettiği, halkının tiyatrodan hazzetmediği ve tiyatro sözcüğünden sadece televizyonda boy gösteren güldürü programlarını anladığı bir ülkede tiyatro adına çaba veren herkesin münakaşa etmek yerine birlik olması gerektiğini düşünüyorum. Aksi, bana ıssız bir adada kalan bir avuç insanın geçinememesi gibi geliyor.
    2 hrs · Like · 3
  • Boran Doğan Vandalist, Pişkin, Gaz kadar hafif, Gaz kaçırmak diyeceksin kısacık paragrafında, sonra "bana hakaret edildi" diyecek; mazlumu oynayacaksın. Mazlumu oynamanın, her zaman prim ettiğini Tiran'dan öğrenmiş olmalısın. Tiyatro üzerine en azından benimle polemik yapmayın, çünkü polemik birikim ister. Ki bu da bende fazlasıyla var.
    2 hrs · Like
  • Boran Doğan Buna ne CV hastalığıdır yahu, görende Poetika'yı kendi yazdı sanacak!
    1 hr · Like
  • Necdet Özsaygın Hocam,bu her zaman yapılan bir şey.İstanbul şehir tiyatrolarıda 7 yıl önce Hamlet'i oynamış ve eleştiriler karşısında bunada günümüz versiyonu adını takmıştı.Uzun bir metni kuşa çevirerek oynamışlardı. Beni de isyan ettirmişlerdi.Sanatın içine ettikleri yetmiyormuş gibi tiyatro izleyicisinide koyun yerine koymaları mutlaka insanın gücüne gidiyordur.
    1 hr · Like
  • Terbas Terbasher Zannımca sanat matematiğin sayılarla ifade edemeyeceği, sözcüklerin tanımlara sığdıramayacağı bir kavram; insanların içinde hep bir yerlerde duran hisleri açığa çıkaran bir katalizör. Kanonize edildikçe de halktan uzaklaşıyor. Katı ve gelenekçi bir müzik eğitiminden geçen Fazıl Say alaylı dahi Aşık Veysel'in eserlerini piyanoyla yorumlayınca Veysel'i onore ettiğini düşünüyor belki ama ben tersinin geçerli olduğunu düşünüyorum. İyi ki de sanat kriterlere, kitaplara sığdırılabilecek bir şey değil. İyi ki de bu bağlamda herkese ait.
    1 hr · Like · 2
  • Boztepe Ali "İnsanları sorunlara karşı duyarsız, refleks gösteremez hale getiriliyor. Yani toplumda sorgulama durduruluyor... Sorgulamanın durduğu yerde de ilerleme olmaz. Özgürlük olmaz, demokraside olmaz..."

  • Bkz: https://www.facebook.com/ob19171917/posts/10153068374036358

  • ***

Ayrıca bakınız:


LİNÇ KAMPANYASI ile susturulamayan Bulunmaz karşı atak başlatıyor!


İtalya gezisindeyken aldığım LİNÇ KAMPANYASI karşıtı karar uygulandı


Coşkun Büktel ile Mustafa Demirkanlı'nın pis yazıları için adliyeye gittim!


Bugün, Coşkun Büktel ve Mustafa Şükrü Demirkanlı için adliyedeydim!...


Mustafa Şükrü Demirkanlı (Bulunmaz'ın adını andıkça,) yazıları siliniyor!


Bulunmaz Tiyatro tuvaletine girenler Coşkun Büktel kitaplarını okuyabilir!


facebook'ta bize HAKARET edip İFTİRA atan Coşkun Büktel susturuldu!


Çalana, dalana, ulana, yalana, yılana karşı çıktıkça sıcacık izleniyoruz!...


Bulunmaz ile tartışamadığı için HAKARET eden Coşkun Büktel üfürüyor!


İnternet'i babasının çiftliği sanan Coşkun Büktel'e; "DUR" demek gerekir!


Roman olmayan roman yazarı Coşkun Büktel bize yine boş sayfa sundu


Bulunmaz Tiyatro'nun tuvaletindeki kütüphanede Büktel'in kitapları var...


Oyun olmayan oyun yazarı, öksürük kadar değeri olmayan yazıyı sundu!


Bulunmaz Tiyatro'daki tuvalette okuduğum; Coşkun Büktel kitaplarından!


Roman olmayan roman yazarı Büktel kendini roman yazarı sanıyor hâlâ!


Yumurtasız omlet, Bulunmaz'sız tiyatro yapılamaz... Buna mecbursunuz!

Toplumsal değerleri savunamayanlar kendi değersizliğini savunuyorlar...